I. ÖNEMLİ BİLGİLENDİRME: BİOENERJİNİN YASAL DURUMU
Bilindiği üzere Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği 27 Ekim 2014 tarihli ve 29158 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Söz konusu mevzuatla birlikte sırasıyla; akupuntur, apiterapi, fitoterapi, hipnoz, sülük uygulaması, homeopati, kayropraktik, kupa uygulaması, larva uygulaması, mezoterapi, proloterapi, osteopati, ozon uygulaması, refleksoloji ve müzikterapi alanlarındaki hizmetler ve bu hizmetleri kimlerin, ne şekilde vereceğine dair düzenlemeler yapılmıştır.
Söz konusu alanların dışında kalan herhangi bir alanda Sağlık Bakanlığı’nın veya Sağlık Bakanlığı’nca kabul edilen başkaca bir kurumun sertifikasyonu bulunmamaktadır. Bioenerji alanında da Sağlık Bakanlığı tarafından herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Bu nedenle, bazı kurum ve kuruluşlar tarafından bir kaç günlük kurslar yoluyla edinilen ve ne olduğu tam olarak anlaşılamayan “Bioenerji Sertifikalarının” hiçbir geçerliliği bulunmamaktadır. Bu nedenle, tarafımızca verilecek eğitimlerde sizlere herhangi bir sertifika verilememektedir.
Hiçbir geçerliliği olmayan bu kağıt parçalarını “Bioenerji Sertifikası” adı altında ve sözde eğitimlere katılan herkese, istisnasız dağıtımının yapıldığı görülmektedir. Hatta bu çalışmalar bazen; “bilmem ne bioenerji”, “melek enerjisi”, “şifa enerjisi” veya değişik birçok isimle piyasada yer kapma mücadelesi haline dönüşmüştür. Söz konusu pazardan yer kapma savaşında daha da ileri giderek ortaya koyulan seviyeler ve aşamalarla pazarı daha geniş tutma çabası ayrıca sürdürülmektedir.
Bioenerji çalışmalarında ve eğitimlerinde aşamalar, seviyeler veya master olma gibi hususlar söz konusu değildir. Bioenerji alanında tek önemli olan, kişinin bioenerji yapıp yapamadığıdır. Siz etrafınızdaki esnaflar içerisinde hiç birinci seviye kasap, ikinci seviye bakkal veya üçüncü master olan bir bakkal gördünüz mü? Aynen bu örnekteki gibi tüm sorun, kişinin edindiği mesleği yapıp yapamadığıdır. Bu tür pazarlama tekniklerine karşı halkımızın uyanık olmasını tavsiye etmekteyiz.
Kaldı ki sağlık alanı hiçbir zaman açık bir pazar gibi görülmemelidir. Hastalara ve hastalarla muhatap olacak insanlarımıza bu şekilde yaklaşılmamalıdır. Bazı çevrelerce rant haline getirilmeye çalışılan bu spiritüel akım ve saçmalıklar konusunda insanlarımızı uyarmayı bir borç bilmekteyiz. Olayın bir diğer yanı ise bioenerji uygulaması adı altında yapılan ve bioenerjiyle ilgisi olmayan hipnoz şovlarının yasallığıdır. Manyetik çalışmalar yoluyla ortaya çıkarılan katarsis ve konvülziyon durumları hipnoz alanının çalışma konusudur. Hastaların ortaya koydukları garip hareketler, manyetik çalışmalar veya basit telkinler yoluyla oluşturulabilir ki bu çalışmalar alanında uzman kişilerce yürütülmesi gereken hassas çalışmalardır.
Sağlık Bakanlığı söz konusu yönetmelikle hipnoz uygulamaları konusunda da düzenleme yaparak hipnozu hangi sağlık profesyonellerinin yapabileceği konusuna da açıklık getirmiştir. Sağlık profesyoneli olmayan bu kişilerin yaptıkları şovların olası sonuçları hakkında fikir sahibi bile olduklarını düşünmemekteyiz. Psikoloji alanında lisans veya lisans üstü eğitimi olmayan bu insanlara itibar edilmemesini önemle tavsiye etmekteyiz.
Lütfen hiçbir şekilde geçerliliği bulunmayan sertifika ve birkaç saatlik eğitimler yoluyla sizleri mağdur edecek saçma sapan uyumlamalardan veya çalışmalardan kaçının!!!